- içmek
- içmek, bir şeyi içmek veya sorup içine çekmek. I, 35, 47, 142, 164, 192; I I, 6kuzu derisinden yapılmış olan kürk I, 102
Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini. 2009.
Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini. 2009.
içmek — i, er 1) Bir sıvıyı ağza alıp yutmak Bir oluktan buz gibi bir su içtik. S. F. Abasıyanık 2) Sigara, nargile vb.nin dumanını içe çekmek Evinden pek seyrek zamanlarda içtiği nargilesini istedi. H. E. Adıvar 3) Bir şey, bir sıvıyı içine çekmek,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yemin içmek — hlk. ant içmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
şerefine içmek — mutlu bir olay veya durumu kutlamak amacıyla içki içmek Dükkânın açılışı şerefine içildi. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
şerbet içmek — istenen kızın kendilerine verildiğine işaret eden çay veya şerbet içmek … Beypazari ağzindan sözcükler
ant içmek — bir şeyi yapmaya veya yapmamaya söz vermek, yemin etmek Ant içmiştik, güya büyüyünce evlenecektik. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
sigara içmek — sigarayı bir ucundan yakıp öbür ucundan dumanını emerek içine çekmek Sigarasını, sık nefeslerle çabuk çabuk içiyordu. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
tütün içmek — tütünü yakıp dumanını içine çekmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
şerbet içmek — sözlenmek veya nişanlanmak üzere tarafların anlaşması durumunda ezilen şerbet içilerek tören yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
şehadet şerbetini içmek — şehit düşmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
üzerine bir bardak su içmek — alay alacaklı bulunduğu bir şeyi elde etmekten umut kesmek … Çağatay Osmanlı Sözlük